IFC Türkiye’ye 3 yılda 9 milyar dolar yatırım yapacak
Uluslararası Finans Kurumu (IFC) Ortadoğu, Orta Asya, Türkiye, Afganistan ve Pakistan Lider Yardımcısı Hela Cheikhrouhou, son 10 yılda Türkiye’ye yaklaşık 19 milyar dolar yatırım yaptıklarını kaydetti. Makroekonomik dalgalanmaların yaşandığı dönemde Türk özel sektörüne destek olmak amacıyla son 2 yılda ülkede yatırımları artırdıklarını belirten Cheikhrouhou, şöyle konuştu: “Ülkemizin kalkınmasına destek olmak amacıyla 2 milyar dolarlık uzun vadeli finansman yatırımı yaptık. Türkiye’de özel sektör, güçlü bir makroekonomik ortamda ekonomik büyümeye odaklanıyoruz.” Amaç büyümeyi hızlandırmak, istihdamı artırmak, ihracatı desteklemek ve iklim değişikliğiyle mücadele etmekti. Ayrıca IFC, küresel ticaret finansmanı programına katılan bankalar aracılığıyla Türk şirketlerine garantiler sağlayarak yaklaşık 1 milyar dolarlık sınır ötesi ticarete olanak sağladı. Şu anda Türkiye’ye önümüzdeki 3 yılda 9 milyar dolar yatırım yapılacak. Bunu yapmayı hedefliyoruz. Bu durum piyasa koşullarına, müşteri talebine ve iç onaylara bağlıdır. Özellikle deprem bölgesinde destek sağlamaya büyük önem veriyoruz. En savunmasız hanelere, küçük işletmelere ve çiftçilere erken yardım sağlamanın yanı sıra, uzun vadeli yeniden inşa çalışmaları için özel sektör finansmanı da sağlıyoruz. Depremden etkilenen bölgelerde uzun süredir bankacılık, imalat ve altyapı sektörlerinde faaliyet gösteren özel ortaklarımız aracılığıyla önümüzdeki 1,5 yılda yaklaşık 1 milyar dolar dağıtmayı hedefliyoruz. “Depremden etkilenen 11 ildeki mikro ve küçük işletmeler, hane halkı ve çiftçilere yönelik, anlaşmalı bankalarımız aracılığıyla dağıtılacak değerli bir finansman paketini yakında açıklayacağız.”
Bu anlaşmaların, Dünya Bankası Grubu’nun Eylül ayı başında Türkiye için açıkladığı 35 milyar dolarlık finansman paketinin bir parçası olduğunu belirten Cheikhrouhou, “Bu bedelin 17 milyar doları mevcut operasyonlardan, 18 milyar doları ise Dünya Bankası Kümelenmesi’nden geliyor. kurumlar önümüzdeki 3 yıl içinde hazırlayıp teslim etmeyi planlıyor.” “Buna hükümete verilen doğrudan yatırım kredileri ve Türk özel sektörüne verilen destek de dahildir. Bunların hepsi elbette iç kredi onaylarımızla tutarlı somut yatırım fırsatlarının belirlenmesine bağlıdır.” değerlendirmesini yaptı.
Türkiye’nin özel sektörünün gelişmiş ve oldukça dirençli olduğunu, ülkenin yakın bölgelerde güçlü bir genişleme potansiyeline sahip olduğunu belirten Cheikhrouhou, Türkiye’nin Akdeniz, Ege ve Karadeniz’e sınırı olan benzersiz bir stratejik konuma sahip olduğunu ve Avrupa için etkili bir bölgesel merkez görevi gördüğünü söyledi. , Asya ve Afrika. bir pozisyona sahip olduğuna dikkat çekti.
“Türkiye değerli bir hava yolculuğu merkezi haline geldi”
“Türkiye, hem kara hem de deniz ticaret yollarında bulunma gibi eşsiz bir avantaja sahip olup, Kovid-19 sonrası dönemde Türkiye’yi özellikle Avrupa ve Orta Doğu için yakın ve cazip bir üretim üssü olarak konumlandırıyor.” Cheikhrouhou, Türkiye’nin özellikle petrol ve doğal gaz açısından da enerji koridoru görevi gördüğünü belirtti. Türk firmalarının bilgi birikimlerini kullanarak Asya, Orta Doğu ve Afrika’da yeni pazarlara girebileceklerini belirten Cheikhrouhou, “Türkiye değerli bir hava yolculuğu merkezi haline geldi ve büyük bir lojistik merkez olmaya hazırlanıyor. Ülkenin gerçek kısmı ise gelişen pazarlar arasında en gelişmiş segmentlerden biri.” “ve deniz aşırı pazarlara açılma konusunda gerçek bir potansiyele sahip.” İfadelerini kullandı.
Türkiye’de milyonlarca kişiye istihdam sağlayan ve ekonominin lokomotifi olan otomotiv ve beyaz eşya sektörlerinin bulunduğunu belirten Cheikhrouhou, ülkede eğitimli ve girişimci genç nüfusun da bulunduğunu kaydetti. Hela Cheikhrouhou, son 10 yılda Türkiye’den çok sayıda unicorn’un ortaya çıkmasıyla Türk girişimlere yapılan yatırımların 10 kat arttığını belirtti.
IFC’nin rekabet gücünü ve yenilikçiliği artıracak etkili projelerle ülkedeki işletmelere istihdam yaratma ve ekonomik büyümeyi destekleme konusunda kararlı olduğunu vurgulayan Cheikhrouhou, Türkiye’nin daha üretken ve yenilikçi olarak küresel ekonomideki yerini daha da güçlendireceğine inandıklarını sözlerine ekledi. küresel ölçekte rekabet gücünü artıracaktır. .